Kırışıklıkları gidermek için kullanılan kozmetik krem ve benzeri ürünler ne yazık ki ciddi bir tedavi yöntemi olmadığı için harcamış olduğunuz onca parayı ne yazık ki bir nebze bile karşılamayan, boşa harcanan bir zaman olmaktan öteye geçmeyen bir yöntem. Oluşmuş olan çizgilerin önüne kozmetik ürünlerle geçmek imkansız. Tıbbi ve medikal kozmetik yöntemler olmadan ciltte meydana gelen sarkma ve kırışıkları yok etmez imkansız denecek kadar zor. Uygulanan gençleştirme yöntemlerinin başında Gençlik Aşısı geliyor.
Gençlik Aşısını kısaca tanımlamak gerekirse; içinde cilde esneklik, nem ve parlaklık vermesiyle bilinen hyalüronik asit bulunan bir tedavi yöntemi olup, cilde enjekte edilen hyalüronik asidin cilt yapısında varlığını uzun süre muhafaza etmeyi amaçlamaktadır. Peki nedir hyalüronik asidi bu kadar önemli yapan? Bu asit, bakım ve kozmetik açısından büyük önem taşıyan bir nevi gençlik iksiri. Çoğu insanın korkulu rüyası yaşlanmak ve yaşlanmakla birlikte ciltte meydana gelecek kırışıklıklardır. Ancak gençlik aşısı zamanı tersine çevirip dış faktörlerin de etkisiyle meydana gelen deformasyonların, hyalüronik asit ile önüne geçiyor. Aynı zamanda eklemleri yumuşatması da ciltteki kırışıklıklar için ciddi anlamda bir savaşçı demek.
Cilt üzerinde bu kadar olumlu etkisi bulunan bir ürünün de günümüzde bu kadar tercih ediliyor olması yadsınamaz. İster yaştan, ister makyaj yada dış etkenlerden. Cilt bir şekilde canlılığını yitirip yorgun düşüyor. Tekrar canlandırmak için çeşitli yöntemler elbette var ancak direkt cildin kendi yapısına uygun gençlik aşısı ile bebek pürüzsüzlüğü ve canlılığını cildinizle buluşturabilirsiniz.
Gençlik Aşısı, deformasyon hissedilen ve kırışıklıkların kendini ciddi anlamda hissettirdiği tüm bölgelere uygulanabilir. Diğer organların aksine daha farklı bir yaşlanma şekli gözlemlenen cilt, içinde hyalüronik asit bulunduran gençlik aşısı için en gerekli yer. Aşının uygulandığı bölgeler ise;
Gençlik aşısının uygulandığı bölgelere baktığımızda, estetik müdahalelere en fazla ihtiyaç duyan, dış faktörlere en fazla maruz kalan bölgeler olduğunu görüyoruz. Bu kadar göz önünde olan bölgeleri korumak ve güzelliğini sürdürmesini sağlamak elbette çok önemli. Bunun için meydana gelen deformasyonlar daha fazla kendini hissettirmeden size en uygun tedavi yöntemleriyle zamanın önüne geçmeniz mümkün.